Sevgili Broker kardeşlerim. Ya da girişimciler! Size iki çift Sözüm var. Lütfen bu yazımı dikkatlice okuyabilir misiniz? Aksi halde batma ihtimaliniz çok yüksek. Son dönemde en çok dikkatimi çeken iki tane gayrimenkul işletme sahibi sorunu tespit ettim. 

Gayrimenkul sektöründe broker oluşmasını sağlayan iki ana kanal var. Bir tanesi bir marka bayiliği alarak doğrudan broker olmak. Diğeri ise belli süre sektörde danışman olarak çalıştıktan sonra ofis açmaya karar verip brokerliğe soyunmak. 

Broker Eğitimleri

İster sektöre sıfırdan başlayın, isterseniz yıllarca danışmanlık yaptıktan sonra brokerliğe soyunmuş olun, profesyonel bir broker olmanız kesinlikle 2 yılınızı alacaktır. Neden mi? Çünkü bu konuda kapsamlı bir Broker Eğitimi bulmak neredeyse imkansız. 

Ben brokerlik konusunda bir kitap yazdım. “İşte Broker” yeterli olmasa da en azından bir brokerin başına gelebilecekleri ve sahip olması gereken yetkinlikleri dile getiriyor. Benden daha iyi birisi, yıllarca Brokerlik yapmış bir kişinin bu kitabı yazmasını, eğitimlerini vermesini çok arzu ederim. Çünkü hep BALIK BAŞTAN KOKUYOR!

Bir KOBİ olarak Gayrimenkul İşletmeleri

Tüm gayrimenkul ofisleri aslında birer KOBİ dir. Küçük Ölçekli İşletmedir. Kobiler devletimiz tarafından desteklenmektedir. Tamamen ücretsiz sayısız eğitimler verilmekte, hatta teşvikler kullandırılmaktadır. Bu hizmet önemli bir destek aslında. Kullanmakta büyük fayda var. 

Bir kobinin temel olarak üstünlüğü yani amatörlükten profesyonelliğe geçmesi bir dönüşüm sürecidir. İşi yapan olmaktan yöneten olmaya terfi edersiniz. Bu dönüşüm fazlasıyla sıkıntılıdır. Eğer sektörü bilmiyorsanız, sonu hüsranla biter. Aklınızda olsun. 

Bir Gayrimenkul İşletmesinin 3 Önemli Göstergesi

İster Kobi olsun, isterse gayrimenkul işletmesi her ikisininde 3 önemli departmanı profesyonel düşünmeyi ve uygulamayı gerektirir. Bunlar sırası ile;

1. Stratejik Planlama
2. İşe Alım
3. Finans Yönetimi

Stratejik planlama bir gayrimenkul işletmesinin tesadüfler ile değil belli bir Stratejik Odak, Duruş ve Hedefler ile işletimesine olanak sağlar. Burada ölçmek çok önemli bir kavramdır. Ölçebildiğiniz her şeyi yönetebilirsiniz. Ölçmüyorsanız kesinlikle kumar oynuyorsunuzdur. Yönetemeyeceğiniz bir risk almışsınızdır. 

İşe Alım Ne Kadar Önemli Olabilir

İşe alım sizinle birlikte geleceğe veya vizyonunuza yolculuk yapacağınız arkadaşlarınızı seçmeye benzer. Yolculuk sırasında otobüsten atacağınız birisini işe almayın. Seçme ve Yerleştirme iş modelini ya kendiniz öğrenin ve uygulayın. Ya da bu işi bir başkasına delege edin. Delege ettiğiniz kişi ne yaptığını bilen bir profesyonel olsun. Sokaktan çevirdiğiniz birisine İK işleri yaptıramazsınız. Sadece para kaybedersiniz. 

Doğru insanları doğru işe almak sadece İK uzmanı ile bitmez. Bunun yanında doğru bir Yetkinlik ve Kişilik Envanteri modeli kullanmalısınız. DISC bu konuda en gelişmiş modeldir. Bu hizmeti almanızda ve kullanmanızda önemli bir fayda vardır. İnsanları işe koklayarak alamazsınız. Onları kendini ispatlamış bir Kişilik Envanteri yöntemi ile işe almanız gerekir. Aksi halde çok büyük görünmeyen giderlere katlanmak zorunda kalırsınız. 

Belli bir büyüklüğe geldiğinizde kesinlikle bir İK departmanı kurmalı ve başına konusunda uzman birisini işe almanız şarttır. 

Geriye Kalan TEK ŞEY ise Finans Okuryazarlığı

Birçok girişimcinin en zayıf olduğu konu Finans Okuryazarlığıdır. Ben bu konuda en büyük hasar görmüş canlı bir örneğim. Bu yönümün zayıf olmasından dolayı bundan 28 yıl önce büyük bir gümbürtü ile batmışlığım var. 

O yol kazasının bedelini fazlasıyla ödediğimi düşünüyorum. Eğer batmasaydın Gayrimenkul sektörüne girmeme neden olan bu iflas serüveni bir yandan bana bir fırsat verdi, diğer yandan da özgür bir çalışma hayatı keşfettim. 9-5 ten kurtuldum. 

Benim deneyimlerime göre finans okur yazarlığı olan brokerler daha başarılı oluyorlar. Eğer bir broker kazandığından fazlasını harcıyor, sağ cebi ile sol cebini karıştırıyorsa, danışman kaparolarını harcıyorsa iş hiç tahmin edilemeyecek bir yerde bitebilir. 

Bütçe ile çalışın

Mutlaka yıllık ve aylık bütçeler ile çalışın. Giderleriniz ve gelirleriniz arasında % 50 fark olmasına dikkat edin. Yani 100 lira kazanıyorsanız 50 liradan daha fazla gideriniz olamaz. 

Ofis karlılığını, danışman karlılığını düzenli olarak takip edin ve ölçün. Planladığınız bütçenin dışına çıkmayın. İşler çok iyi gidiyor olabilir. Fazlası ile kar etmiş olabilirsiniz. Bunlar gözünüzü boyamasın. Hemen daha büyük bir ofise geçme planı yapmayın. Arabanızı değiştirmeye, yeni bir ev almaya kalkışmayın. 

İlk önce Rezerv Kaynağı oluşturun. Fazla paranızı bu hesapta tutun. Rezerv parayı doğru yönetmek adına danışman tutun. Para yönetimi bambaşka bir yetkinliktir. gayrimenkule hiç benzemez. Gelir ve gider kaynaklarınızı düzenli olarak gözden geçirin. Danışmanların katkılarını doğru kullanın. Her danışmanla aylık mutabakatlar yapın. 

Danışmanlara cari hesap açıp onların borç yükünü sırtlanmayın. Bir danışmanın carisi 5,000.-TL yi aştığında kendisinden 1 ay sonrası için borç senedi alın. İşlem yapınca öderim kafası ile sizden para isteyen danışman türlerinden kesinlikle uzak durun. Kendinizi ve sermayenizi kullandırtmayın. 

İki Çift Sözüm

Sevgili Broker kardeşim. Lütfen bu üç departmana çok dikkat et. Para kolay kazanılmıyor ama kolay kaybedilir. Paranın ve emeklerinin kıymetini bil. Profesyonel olmak için var gücünle kendini geliştir. Kendine ve işine yatırım yap. Özellikle FİNANS konusunda çok dikkatli ol. İşletmeni sürekli denetle ve hesap sor. 

Bu haftalık bu kadar. 

Sevgilerimle.

Güven AÇIK